Ticari İşletme, TTK m. 11/1’de “Esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletme” olarak tanımlanmıştır. Bu tanımdan anlaşılacağı üzere bir işletmenin ticari işletme sayılabilmesi için esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlama hedefi olmalı, devamlı ve bağımsız şekilde faaliyetlerini yürütmelidir.
Ticari işletme faaliyeti, şüphesiz bir “ekonomik faaliyet”tir ve gelir sağlamak amacı ile yapılır. Bu amacı taşımayan faaliyetler ise, iktisadi nitelik taşımaz ve ticaret hukuku alanına girmezler. Bu yüzden ticari işletmeden söz edebilmek için öncelikle yapılan faaliyetin gelir sağlamak amacına yönelmiş olması gerekmektedir.[1] Ticari işletmenin gelir sağlama amacı esnaf işletmesini aşan düzeyde olmalıdır. Esnaf ise, TTK m.15’e göre ister gezici olsun ister bir dükkanda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedeni çalışmasına dayanan ve geliri TTK m.11/2 uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan sanat veya ticaretle uğraşan kişi olarak tanımlanmıştır.
Buna göre bir ticari işletmeden bahsedebilmek için
ekonomik ve ticari faaliyetlere yönelmiş bir işletmenin varlığı, gelir sağlama amacının bulunması, faaliyetlerin devamlı olması, bağımsız bir şekilde işletilmesi ve esnaf işletmesinin sınırlarını aşan faaliyetlerinin olması gerekmektedir.[2] Bu tanımdan yola çıkarak ticari işletmenin unsurları şu şekilde sıralanabilir:
Bir işletmenin ticari işletme sayılabilmesi için, ticari işletmelerde ekonomik yarar sağlama bir diğer değişle gelir elde etme amacının bulunması gerekmektedir. Dolayısıyla gelir elde etme amacı olmayan yani iktisadi menfaat sağlamayı hedef tutmayan işletmeler ticari işletme sayılmazlar.[3] Bu amacın fiilen gerçekleşip gerçekleşmemesi hatta işletmenin zarar etmesi dahil bu noktada önemli değildir. Gelir sağlama amacı mal varlığında aktifin artmasını sağlamak olabileceği gibi pasifin azalmasını sağlamak da düşünülebilir. Bu anlamda gelir sağlamayı geniş düşünmek gerekir.
Bir işletmenin ticari işletme sayılabilmesi için yalnızca gelir elde etme amacı olmamalı, esnaf işletmesini aşan düzeyde gelir elde etme amacı olmalıdır. TTK m.11/1 açısından elde edilen gelirin esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşması, bir işletmeye ticari işletme özelliğini kazandıran temel unsurdur.
TTK m.11/2’ye göre de bu sınır eskiden Bakanlar Kurulunca çıkarılacak kararnamede gösterilirdi. Son değişiklik ile birlikte bu sınır Cumhurbaşkanı kararıyla belirlenir.[4] Dolayısıyla bir işletmenin ticari işletme olup olmadığını anlamak için bu karara göre değerlendirilip, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşıp aşmadığına bakılmalıdır.[5] Cumhurbaşkanlığı kararıyla belirlenen esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlama amaçlı faaliyetlerde bulunan işletmeler diğer unsurlarda da eksik yoksa ticari işletme sayılacaktır.
Devamlılık unsuru da işletmenin ticari işletme sayılabilmesi için olmazsa olmazlardandır. TTK m.11/1 hükmünde bahsi geçen devamlılık unsuru ticari işletme içerisinde yürütülen faaliyet ile ilgilidir. Bir işletmenin ticari işletme sayılabilmesi için, devamlı olarak iktisadi faaliyette bulunma amacı olmalıdır. Bu nedenledir ki, tek seferlik faaliyetler bir ticari işletmeye sebebiyet vermeyecektir. Buna örnek olarak bir derneğin ramazan dolayısıyla iftar zamanlarında açılan aşevi ile lokal veya restoran verilebilir.[6] Burada devamlılık unsuru olmadığı için bahsi geçen faaliyet gereği ticari işletme sayılamayacaktır.
Devamlılık unsurunda da, gelir elde etme amacında olduğu gibi, devamlılık amacı olması yeterlidir. İşletmenin faaliyetinin kesintiye uğramak zorunda kalması veya açıldıktan kısa bir süre sonra kapatılmak zorunda kalması bu süre içerisindeki devamlılık unsurunun sağlanmadığı manasına gelmeyecektir. Bir süreliğine ara verilmesi veya faaliyetin kesilmesi de devamlılık niyeti olduğu takdirde işletmenin ticari işletme vasfını kaybetmesine neden olmayacaktır. B urada şu hususa dikkat etmek gerekir ki, faaliyetin devamlı olmasında incelenmesi gereken husus devam kasıt ve amacıdır. Dolayısıyla faaliyetin, niteliği gereği zaman zaman kesintiye uğraması , devamlılık unsuru olmadığı anlamına gelmez. [7]
Bir işletmeden söz edebilmek için gereken unsurlardan birisi de faaliyetlerin bağımsız bir şekilde yürütülmesidir. Bir işletme ticari işletme sayılabilmesi için, başkaca herhangi bir ticari işletmeye veya tacire bağımlı olmamalı, faaliyetini bağımsız olarak yürütmelidir. Buna göre örneğin şube bağımsız olmadığı için bir ticari işletme olamayacaktır. Bağımsızlık unsuru işletmenin başka bir ticari işletmenin irade ve işlemine bağımlı olmamasıdır.[8] Dolayısıyla bir işletme faaliyetlerini kendi iradesi ile yürütüyor işlemlerine kararını kendisi veriyorsa bağımsızdır denilebilecektir.
Bir ticari işletmeden bahsedebilmek için TTK m. 11’e göre yukarıda sayılan gelir elde etme amacı, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşma, devamlılık ve bağımsızlık unsurlarının varlığı gerekmektedir. Bu unsurlardan birisi dahi olmasa bir ticari işletmeden bahsedilemeyecektir. Bununla birlikte ticari işletmenin iktisadi unsurları da vardır. Bu iktisadi unsurlar genel olarak malvarlığı unsurları olarak tanımlanabilir. Bunlar; duran malvarlığı(işletmeye sürekli olarak tahsis edilmiş taşınmazlar ve yine aynı amaca tahsis edilmiş taşınır mallar), dönen malvarlığı(ticari işletmenin duran malvarlığı dışındaki her türlü malı), işletme değeri, kiracılık hakkı, ticaret unvanı ve diğer fikri mülkiyet hakları gibi unsurlar ticari işletmenin iktisadi unsurları olarak sayılabilir.[9]
*Konu ile ilgili olarak mutlaka bir avukata danışmanızı ve KVKK alanında çalışan avukatlardan profesyonel bir yardım almanızı tavsiye ederiz. Daha detaylı bilgi için bize ulaşabilirsiniz.
[1] ÜLGEN Hüseyin vd., Ticari İşletme Hukuku, 2015, S.145
[2] BOZER Ali GÖLE Celal, a.g.e. S.7
[3] AYHAN Rıza ÖZDAMAR Mehmet ÇAĞLAR Hayrettin, Ticari İşletme Hukuku Genel Esaslar, 2017, S. 120
[4] 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 192 nci maddesiyle bu fıkrada yer alan “Bakanlar Kurulunca çıkarılacak kararnamede gösterilir” ibaresi “Cumhurbaşkanı kararıyla belirlenir” şeklinde değiştirilmiştir.
[5] ARKAN Sabih, Ticari İşletme Hukuku, 2017, S.27
[6] SAKA Zafer, Dernekler Hukuku, İstanbul, 2010, S. 33
[7] ARKAN Sabih, a.g.e. S. 31
[8] AYHAN Rıza ÖZDAMAR Mehmet ÇAĞLAR Hayrettin, Ticari İşletme Hukuku Genel Esaslar, 2017, S. 124
[9] AYHAN Rıza ÖZDAMAR Mehmet ÇAĞLAR Hayrettin, Ticari İşletme Hukuku Genel Esaslar, 2017, S. 125