Çekte İbraz
Poliçe ve bonoda olduğu gibi çekte de ibraz, ödeme için zorunludur. Ödeme için ibraz genel olarak TTK m.796 vd.da düzenlenmiştir. Poliçe ve bonodan farklı olarak çekte muhatap sadece banka olabileceği için ibraz, sadece muhatap bankanın herhangi bir şubesine yapılabilecektir.
Ödeme için ibraz süreleri TTK m.796/1’de düzenlendiği yerde ödenecekse 10 gün düzenlendiği yerden başka bir yerde ödenecekse 1 ay, düzenlenme ve ödeme yerleri farklı kıtalardaki ülkelerde ise 3 ay (Akdeniz ülkelerinde 1 ay) olarak düzenlenmiştir.
İbraz sürelerinin önemi:
Çeke dayalı takip hakkı, ibraz sürelerine uygun bir şekilde ibraz edilirse muaccel hale gelebilecek ve ödenmediği takdirde temerrüt hükümleri uygulanabilecektir.
Muhatap banka tarafından ödenmesi mecburiyeti çekin süresinde ibrazı şartına bağlıdır.
Çek üzerine düşülen teyit kaydı ibraz süresi sonuna kadar bağlayıcıdır.
Çekten cayma, ibraz süresi geçtikten sonra hüküm doğurur. (TTK m.799/1)
Emre yazılı çeklerde cironun teminat fonksiyonuna sahip olması için ibraz süresi içerisinde yapılması şarttır.(TTK m.793/1)
Cezai yaptırımlardan karşılıksız çek nedeniyle başvurma hakkı zamanaşımı süresi ibraz süresinin bitiminden itibaren işlemeye başlar.(TTK m. 814/1)
COVİD-19’UN ETKİSİ
Tüm dünyayı etkileyen COVİD-19 salgın döneminde çek ibrazı ile ilgili de tartışmalar ortaya çıkmıştır. 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un geçici 1. Maddesinin a bendinde ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü sürelerin 13.03.2020 tarihinden itibaren 30.04.2020 tarihine kadar durduğu belirtilmiştir. Yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs salgınına karşı alınan önlemlerden olan bu kanun maddesi ile kambiyo senetlerinden Çek’in muhatap bankaya ibraz edilip edilemeyeceği konusu doktrinde tartışmalıdır. Şüphe yok ki, kanunda geçen ibraz, Çekin ibrazı ile ilgili süreyi de durdurmaktadır. TTK m.811’e göre özel hüküm durumunda olan bu kanun maddesinin öncelikli uygulanması gerekmektedir. TTK m.811’de mücbir sebep dolayısıyla sürelerin uzayacağı belirtilmiştir. Şüphe yok ki, Covid-19 salgını bir mücbir sebeptir. Bankaların şubelerinin salgın döneminde açık olması bunu değiştirmemektedir. Zira hem tüm dünyada devletlerin evde kalmaya teşvik etmesi hem de salgının boyutu dolayısıyla, kapalı alanlarda bulaşma riskinin oldukça yüksek olması dolayısıyla bankaların açık olmasına rağmen çek hamilinden, elindeki çeki ne pahasına olursa olsun bankaya ibraz etmesi beklenemez. 7226 sayılı Kanunun geçici 1. Maddesi olmasa dahi TTK m.811 gereği mücbir sebep hükümleri uygulanarak, sürelerin uzaması gündeme gelebilecekti. Fakat TTK m. 811’in çeki elinde bulunduran hamile ihbar yükümlülüğü getirdiği, işbu ihbar yükümlülüğünün noter aracılığıyla yapılacak olduğu düşünüldüğünde salgın gibi bir mücbir sebepte ulaşılmak istenen amaca hizmet etmediği anlaşılacaktır. Dolayısıyla Covid-19 salgını ile ilgili olarak çekte ödeme için ibraz için öncelikli olarak 7226 sayılı kanunun geçici 1. Maddesi uyarınca sürelerin durduğu kabul edilmelidir. Bununla birlikte işbu kanun hükmü belirli bir süreyi kapsamaktadır. Bu sürenin bitiminden sonra uzatılmadığı takdirde mücbir sebebin varlığı devam ettiği durumda Çek hamili TTK m.811’e dayanabilmelidir. Zira salgının gidişatında gördük ki, bu sürelerin durduğu tarihlerden sonra dahi salgın hızla yayılmaya devam etti, 65 yaş üstü ve 20 yaş altı bireyler için kısıtlamalar devam etti. Dolayısıyla 7226 sayılı kanunun kapsadığı tarihten sonrası için TTK m.811 usulüne uygun bir şekilde uygulanmaya devam edebilecektir.
7226 sayılı kanunun geçici 1. Maddesince sürelerin durması çift yönlü düşünülmelidir. Zira kanunun amacından anlaşılıyor ki, bu kanun maddesi salgının etkisini azaltmaya ve hukuki hak kayıplarını önlemeye yöneliktir. Bundan dolayı sürelerin durduğu kabul edilmeli, işbu süre zarfında muhatap bankaya ödeme için ibraz gerçekleştirilememelidir. İbraz süresi başlamadan çekin ibraz edilemeyeceği açıktır. Kanunun öngördüğü süre zarfında da ibraz süresi başlamamış gibi, belirtilen sürenin sonunda 15 günlük süre verilerek hak kayıplarının önüne geçilmek istenmiştir. Dolayısıyla normalde 10 gün veya daha az ibraz süresi kalmış bir çek için 7226 sayılı kanunun 1. Maddesinde belirtilen süre sonunda 15 gün süre verilmesi, işbu sürenin adeta hiç başlamadığı gibi bir sonuç ortaya çıkarmıştır. Dolayısıyla kanunda sürenin durdurulduğu zaman diliminde çekin ibraz edilebilmesi demek, çek hamili için neredeyse ibraz için 2 ay kadar süre verilmesi gibi bir durumu ortaya çıkaracaktır. Dolayısıyla TTK’da Çek için düzenlenen ibraz sürelerine de uygun bir şekilde ilgili kanunda sürelerin durduğu zaman dilimi içerisinde muhatap bankaya ibrazın da mümkün olmaması gerekmektedir.
Çek Kanunun geçici 3. Maddesinin 5. Fıkrasına göre 31.12.2021 tarihine kadar ileri tarihli çekler yazılı düzenleme tarihinden önce muhatap bankaya ibrazı geçersizdir. Yasa koyucunun buradaki iradesinden anlaşılacağı üzere ibraz sürelerini başı ve sonu belli olmak üzere kısa tutma niyetindedir. Dolayısıyla içinde bulunduğumuz salgın döneminde de yasa koyucunun farklı bir niyette olduğunu düşünmek yersizdir. Dolayısıyla 7226 sayılı kanunun geçici 1. Maddesinde sürelerin hem alacaklı hamil açısından hem de tıpkı ileri tarihli çeklerde olduğu gibi muhatap banka açısından durduğunu kabul etmek gerekmektedir.